Liberal düşüncenin temel söylemlerinden biri olan “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” felsefesinin ekonomik gerekçesi yine Liberalizmin önemli argümanlarından biri olan “görünmez el” prensibiyle ilgilidir.
Liberalizmin önemli temsilcisi Adam Smith tarafından ortaya atılan görünmez el prensibi, piyasanın kendi iç işleyişine bırakıldığı ve bu işleyişe dışarıdan herhangi bir müdahale olmadığı takdirde, piyasanın toplum açısından en olumlu sonuçları doğuracağı inancına dayanır.
Çünkü bu görüşe göre ekonomiyi dengeye getiren temel şey rekabettir. Bir ekonomide rekabet tam olarak sağlanmışsa, bu ekonomi rekabet tarafından görünmez bir el gibi otomatik olarak düzenlenecektir.
Dolayısıyla “görünmez el” prensibini savunan liberal iktisatçılara göre piyasanın kendi iç işleyişini bozabilecek müdahalelerden kaçınmak gerekir.
İşte bu durum Fransızca bir ifade olan ve Türkçe’ye “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” şeklinde çevrilen “Laissez Faire Laissez Passer” ifadesiyle vurgulanmıştır.
Bırakınız yapsınlar, devletin piyasaya hiçbir şekilde müdahale etmemesini ifade eder.
Bu anlayışa göre piyasada üretici ve tüketici konumunda bulunan bireyler, ekonomik tercihlerini tamamen kendi isteklerine göre ve dışarıdan herhangi bir müdahale olmaksızın yapacaklardır. Burada devletin işlevi, piyasa mekanizmasının önündeki engelleri kaldırmakla sınırlıdır.
“Polis devlet” ya da “jandarma devlet” olarak adlandırılan böylesi bir devlette, devlet, sadece iç ve dış güvenliği sağlayan; piyasaya ise hiçbir şekilde müdahale etmeyen bir kurum konumundadır.
Bırakınız geçsinler ise, ülkeler arasında yapılacak ticaretten her ülkenin karlı çıkacağını savunur.
Bu anlayışa göre dış ticarette sınırlamalar koymak, yüksek gümrük duvarlarıyla dış ticareti zorlaştırmak, bir ülke açısından olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Dolayısıyla dış ticaret teşvik edilmeli ve dış ticaretin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Sonuç olarak “Bırakınız Yapsınlar, Bırakınız Geçsinler” içte ve dışta ekonomiyi kendi işleyişine bırakmak, ona dışarıdan herhangi bir müdahale de bulunmamak demektir.