Arthur Schopenhauer Felsefesinin Kısa Özeti

Arthur Schopenhauer, 19. yüzyıl Alman filozofudur.

 

Schopenhauer  Felsefesinin temel öğesi, varoluşsal bir acı çeken insanoğlunda bu acıların kaynağının bitmeyen arzu ve istekler oluşudur.

 

Schopenhauer’a göre insanlar sürekli olarak arzu ve istekler peşinde koşarlar. Ancak bunlar asla doyuma ulaşmaz ve mutluluk getirmez. Tam aksine doyurulan istekler insanda sürekli yeni istekler ve arzuların oluşmasına yol açar.

 

Dolayısıyla insan mutluluğunu, sınırı olmayan isteklerin ve arzuların doyurulmasında aramak boşuna bir çabadır. Bu istek ve arzular doyurulamayacağına göre esas olan arzu ve ihtiraslardan olabildiğince kurtulabilmektir.

 

Diğer bir ifadeyle mutluluk, ancak ve ancak insanların dünyaya yönelik ilgi ve kaygılarından kurtulmalarıyla mümkündür.

 

Bu yaklaşımıyla Arthur Schopenhauer, felsefesini inşa ederken özellikle Budizm, Vedanta Hinduizmi ve Stoacılık gibi Doğu Felsefesine ilişkin düşüncelerden etkilenmiş; Ayrıca Immanuel Kant ve George Wilhelm Friedrich Hegel gibi öncü Alman filozoflarından beslenmiştir. 

 

Budizm, Stoacılık ve Vedanta gibi düşüncelerdeki, insanların varoluşsal acısının kaynağının istekler olduğu ve insanların mutluluğa bu istekleri doyurarak değil ancak bu isteklerden kurtulmanın yollarını arayarak erişeceği varsayımı ve dünya için kaygı duymanın gereksizliği gibi fikirler onun felsefesinde önemli bir etki bırakmıştır.  

 

Arthur Schopenhauer’in en önemli eserlerinden bazıları şunlardır:

 

İsteme ve Tasarım Olarak Dünya

Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar

İstemenin Özgürlüğü Üzerine

Okumak Yazmak ve Yaşamak Üzerine

 

Arthur Schopenhauer’ı okumak ölümünün üzerinden uzun yıllar geçmiş olsa da, günümüz insanına da değerli katkılar sunabilir.

 

Özellikle, insanların varoluşsal acılarının kaynağının istekler olduğu ve bunların asla doyuma ulaşmayacağını öne sürerek Schopenhauer, etrafı sayısız istek ve arzuyla donanmış günümüz insanını bu isteklerden kurtulmanın yollarını aramaya davet eder.

 

Schopenhauer felsefesi, insanların iradelerini nasıl kontrol edebileceklerini ve iradelerini kontrol etmelerinin mutluluk ve huzur için ne denli önemli olduğunu vurgular. İnsanları, hayatlarının anlamını ve amacını sorgulamaya yöneltirken, bu sorgulama sırasında insanların hayatta daha derin bir anlam aramalarına olanak tanır.

 

Yukarıda kısaca özetlemeye çalıştığımız Arthur Schopenhauer felsefesi, onun birçok önemli ve etkileyici sözünce çarpıcı bir biçimde ifadesini bunlardır. Arthur Schopenhauer felsefesini özetleyen sözlerinden bazıları şunlardır:

 

  • Hayat, bir yolculuktur, ama amacı yoktur.
  • Herhangi bir şeyin kazanılması için, bir şeyin kaybedilmesi gerekir.
  • İnsanların en büyük acısı, arzularının asla doyuma ulaşmamasıdır.
  • İnsanların gerçek mutluluğu, dünya için kaygı duymamaktadır.
  • Sonsuz bir istek, sonsuz bir acıdır.
  • Gerçek mutluluk, gerçek mutsuzluktan kurtulmaktır.
  • Herkes kendi hayatının yöneticisidir ve kendi mutlu veya mutsuz olmasını sağlar.
  • İnsanların gerçek mutluluğu, kendileri için değil, başkaları için çalışmaktadır.
  • Gerçek mutluluk, ihtiraslarının arkasındaki arzularının kaynağını kesebilmekte yatmaktadır.

 

Schopenhauer’un felsefesinin temel ilkelerini yansıtan bu sözler, insanları hayatlarının anlamını ve amacını sorgulamaya yöneltir.

 

Klasik Alman felsefesinin en önemli isimlerinden biri olarak görülen Schopenhauer, yapıtlarıyla felsefe dünyasına önemli bir miras bırakmıştır. Örneğin kendisi gibi önemli bir filozof olan Friedrich Nietzsche, Schopenhauer’dan “19. Yüzyılın en büyük filozofu olarak” bahsederek onun kendisi üzerindeki etkisini belirtmiştir.

 

Yine Schopenhauer; Jean-Paul Sartre, Martin Heidegger, ve Albert Camus gibi birçok varoluşçu filozof üzerinde de önemli etkiler bırakmıştır.

 

Özetle Schopenhauer felsefesi çağdaş felsefe, sanat ve edebiyat dünyasında etkisini sürdürmeye devam etmiş bu alanlarda eser üreten bir çok önemli isim tarafından tartışılmaya devam etmiştir.

 

Görüş ve Önerileriniz İçin