EOKA, Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlamak, yani ENOSİS’i gerçekleştirmek için kurulmuş olan bir silahlı örgüttür.
Açılımı yani anlamı, Kıbrıs Mücadelesi Ulusal Örgütü’dür. 7 Mart 1953’de Kıbrıs Başpiskoposu Makarios liderliğinde kurulmuştur.
EOKA’nın kurulmasına giden süreç şöyle ilerlemiştir;
Yunanistan, II. Dünya Savaşı‘nın ardından Kıbrıs’ı egemenliği altından tutan İngiltere’den, adanın kendisine bağlanmasını talep etmiş ancak bu istek, İngiltere tarafından reddedilmiştir.
Çünkü İngiltere, oldukça stratejik bir noktada bulunan ve Akdeniz’deki çıkarlarını büyük ölçüde ilgilendiren Kıbrıs’ı kolaylıkla bırakmak niyetinde değildir.
Bu nedenle Rumlar, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak için sadece uluslararası görüşmeleri değil, terör faaliyetlerinde bulunmayı da yeni bir yol olarak gördüler.
Gerilla savaşında ustalaşmış eski bir subay olan Yeoryos Grivas, EOKA’nın yönetimini üzerine almıştır.
Grivas, Yunanların Anadolu’yu işgali sırasında teğmen rütbesiyle görev almış, II. Dünya Savaşı’nda ise “X” adlı bir yeraltı örgütünü idare etmişti.
Makarios’un daveti üzerine 9 Kasım 1954’te Kıbrıs’a gelen Grivas, Yunan Hükümeti’nden aldığı silah ve para desteği ile birlikte Kıbrıs’ı EOKA terörüyle tanıştırmaya hazırlanmıştır.
EOKA’nın başlangıçtaki hedefi İngiliz yönetimi olsa da, Türklerin adadan atılması da öncelikli gündem maddesiydi.
Nitekim EOKA’nın İngiliz hedeflerine gerçekleştirdiği 1 Nisan 1955 saldıklarının üzerinden sadece iki ay geçmişti ki, Türklere yönelik suikast, baskı, yıldırma ve göçe zorlama politikaları uygulanmaya başlandı.
Adadaki askeri üsler kurarak, buradaki stratejik varlığını güvence altına alan İngiltere, Kıbrıs’a 1960 yılında bağımsızlık verdi.
EOKA bu gelişme üzerine sözde dağıtılmıştı ancak bu, EOKA’nin gelişip güçlenmesinde yeni bir aşama oldu.
Cumhurbaşkanı Makarios, EOKA yöneticilerini devletin kilit noktalarına yerleştirdi. Onlara geniş bir faaliyet alanı tanıdı.
Böylece EOKA dağıtılmış gibi görünse de gerçekte silahlanmaya ve yapılanmaya devam etti.
Nitekim Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama hayali, 21 Aralık 1963’te yeni bir Türk katliamına sebep oldu.
EOKA’nın “Kanlı Noel” olarak bilinen saldırıları sonucunda yüzlerce Türk öldürüldü, on binlercesi göçmen durumuna düşürüldü.
Ancak tüm bu terör saldırılarına rağmen, gerek Türk Mukavemet Teşkilatı’nın çabaları gerekse Türk Hükümeti’nin garantörlüğü nedeniyle adada Türk varlığını bütünüyle silmek mümkün görünmüyordu.
1968’e gelindiğinde Makarios şiddet yöntemleri ile Türklerin varlığını ortadan kaldırmanın mümkün olamayacağını anlamış, bu işi masada çözmeye karar vermişti. Göçü teşvik etmek, Türklere ait arazileri satın almak yeni seçenekler olabilirdi.
Ama EOKA’cılar şiddetten vazgeçmiyorlardı ve Makarios’un Türkleri adadan göndermek konusundaki eylemlerini yetersiz buluyorlardı.
Dolayısıyla EOKA, bu dönemden itibaren şiddet uygulamak konusunda Makarios’u bile karşısına almıştır. Nitekim Makarios’da, EOKA’nın özellikle 1970 sonrası dönemini EOKA-B olarak, yani yeni bir örgüt olarak kodlamıştır.
Bundan sonraki süreç, EOKA içinde bir iç hesaplaşma süreci oldu. EOKA, 1970’te Makarios’a karşı bir suikast girişiminde bulundu. Makarios bu girişimden sağ olarak kurtulsa da, 1974’de kendisine karşı bir askeri darbe yapılmasını önleyemedi.
Ancak bu darbe, Türkiye’nin Kıbrıs Barış Harekâtı adı altında Kıbrıs’a müdahale etmesine neden olacak ve EOKA bu askeri harekâtın ardından sessizliğe gömülecektir.
KALİTELİ EMEK. TEŞEKKÜRLER
Ben şuan kibris tarihi goruyorum ve bu benim çok işime yaradi. Cok ama çok saolun