Bâtınîlik başta dini metinler olmak üzere evrendeki her şeyin açık yani zâhir ve gizli yani “bâtın” şeklinde iki anlama sahip olduğunu savunur. Batınilere göre bâtının bilgisine sadece belli özel insanlar erişebilir.
Bâtınîlik, zaman içinde, İslam tarihinde genel olarak siyasal amaçlar güden ve bu amaçlara varmak için tasavvuftan yararlanan neredeyse bütün akımları az ya da çok etkisi altına almış ve ismini bu şekilde duyurmuştur.
Gizli olmak, bir şeyin iç yüzünü bilmek gibi anlamlara gelen “Batın” kelimesinden türeyen “Batınilik” kelimesi, gizli olan bir şeyin iç yüzünü bilenler anlamına gelir.
Batıniliğin dini açıdan temel iddiası şudur: Kuran’ın iç, öz, temel, yani Batıni anlamına erenler için Kuran’ın dış anlamları yani zahiri anlamları gereksizdir.
Örneğin Batıni yoruma göre, eğer namaz kılmanın amacı Allah’a yaklaşmaksa, Allah’a yaklaşmış olanların namaz kılması gerekmez.
Batıniler, Kuran’ın asıl anlamını bildiğine inandıkları bir imamın önderliğinde toplanırlar. Bu imam bazen peygamber hatta Tanrı yerine konulabilir.
Batıniler, Evrenin yaratılışında beş temel güce inanırlar. Bunlar;
Sâbık: Her şeyden önce var olan, ancak yaratıcı olmayan Tanrı. Sâbık, oluşun başlangıcı ve ilkesidir. Evren onun isteğiyle değil, ancak onunla başlamıştır.
Tâli: Her şeyden önce var olanın ardından gelen erkek ilke,
Cedd: Her şeyden önce var olanın ardından gelen dişi ilke,
Feth: Uzay ve mekan
Hayâl: Zaman
Batıniliğe göre evren, her şeyden önce var olandır, ne yaratılmıştır ne de yok olacaktır.
Dolayısıyla ilksiz ve sonsuzdur. Tali ve Ceddin yani erkek ve dişi ilkenin karşılıklı etkileriyle sürüp gitmektedir.
Ancak yukarıda da değindiğimiz gibi Batıniler, dinsel ve tasavvufi anlayışlarından çok tarihsel süreç içerisinde yaptıkları önemli siyasal çıkışlar ve isyanlarla tanınmışlar ve bu çıkışlarında zaman zaman başarılı olmuşlardır.
Örneğin, Selçuklu Devletinin yıkılmasından önemli etkileri bulunan Hasan Sabbah ve önderliğindeki Haşhaşi hareketini ya da İsmailik hareketi tarafından kurulan Fâtimi Devletini Batıni hareketlerin önemli siyasi başarıları arasında sayabiliriz.
Ayrıca Anadolu’da 18. yüzyılda ortaya çıkan Baba İlyas ve Baba İshak ayaklanmaları ile 14. yüzyıldaki Şeyh Bedrettin ayaklanmalarını da Batini hareketler içerisinde değerlendirebiliriz.